Çin genç nüfusun yüzde 14’ünün internete bağımlı olduğu gerekçesiyle açtığı rehabilitasyon merkezlerinde düşük voltajlı elektrik şoku vererek internet bağımlılarını tedavi ediyor.
Şimdiye kadar alkol ve madde bağımlılığına karşı savaşta en başarılı ülkelerden biri olan Çin, hem bu yönüyle takdir toplamış hem de uyguladığı sert yöntemler yüzünden eleştirilmişti. Çin şimdi de gençlerin yüzde 14’ünün internet bağımlısı olabileceği istatistiğinden yola çıkarak, Komünist Gençlik Ligi’nin ‘çok ciddi bir sosyal problem’ olarak tanımladığı bu bağımlılığa karşı önlem almak için yeni ceza yöntemleri geliştiriyor.
Çin son yıllarda Güney Kore, Tayland ve Vietnam gibi gençlerin internet kullanımını kısıtlamak için çalışmalara başladı. Devlet gençlerin internet kafelere girişlerini engelleyen yasalar çıkarırken bir yandan da internet üzerinden oynanan oyunların 5 saat sonra kendi kendilerine kapanmaları için bir uygulama başlattı.
İnterneti çok kullanmanın gerçekten bağımlılık olup olmadığı konusu bütün dünyada psikologlar tarafından tartışılıyor. Konunun bağımlılık olarak görülmesi gerektiğini söyleyenler insanların internet uğruna sosyal hayatlarını bitirmesini, okul ve işlerini aksatmasını kanıt olarak gösteriyorlar.
Fakat başka ülkeler Çin gibi davranarak internet girişini kısıtlamadı, siteleri sansürlemedi, ya da internet üzerinden ifade edilen farklı siyasi görüşleri takip altına almadı. Google gibi internet şirketleri de Çin’i kınamak yerine bu isteklerine ses çıkarmadığı için çok kere eleştirilerin hedefi olmuştu.
Internet bağımlılığı kampanyası kapsamında Çin hükümeti 8 rehabilitasyon kliniğine maddi destek sağlıyor.
DÜŞÜK VOLTAJLI ELEKTRİK ŞOKLARI
Daxing’de bir klinikte yaşları 12 ila 24 arasında değişen 60 hastanın çoğu ebeveynleri tarafından buraya getirilmiş, ve ayda Çin’de ortalama bir maaşın 10 katı fazla olan 1300 Amerikan doları ücretle burada tedavi görüyorlar.
Eski bir askeri araştırmacı olan ve daha öncesinde de eroin bağımlılarının tedavisiyle ilgilenen Tao Ran tarafından yönetilen merkez danışmanlık, askeri disiplin, ilaç, hipnoz ve düşük voltajlı elektrik şoku tedavisiyle internet bağımlılarını iyileştirmeye çalışıyor.
Tao, şimdiki hastalarıyla eski hastaları arasında benzerlik gördüğünü ve bu yüzden de tedavinin kolaylaştığını ifade etti. “Örneğin bir hastaya internete girmek istediğinde izin vermediğiniz zaman onda fiziksel bir tepki de gözlemliyorsunuz. Bu da madde bağımlılarının tepkisinden farklı değil. Ayrıca bugün yarım saatliğine internete girip ertesi gün bu süreyi 45 dakikaya çıkarma isteği de alkole bir kadehle başlayıp sonra bunu yarım şişeye çıkarmayı istemeye benziyor.”
Sıkı disiplinin uygulanan merkez bir askeri üste kurulmuş. Merkez kapılarındaki demir parmaklıklar ve kilitlerle dikkat çekiyor.
Merkezin ilk katında agresif davranışlar gösteren, motivasyon ve uyku bozukluğundan çeken gençlerin tedavi edildiği sıcak ve iyi ışık alan odalar bulunuyor. Diğer katlarsa mavi-gri renklere boyanmış, ve gençleri dinç tutmak için soğuk tutuluyor.
İç Mongolya’dan kliniğe gelmiş olan 21 yaşındaki Yu Bo ve Hebei Bölgesi’nden 15 yaşındaki Li Yanjiang bilgisayar başında 4 saat kadar vakit harcadıklarını ve günlük hayatlarının bundan etkilenmediğini, ancak ailelerinin onların kliniğe yatmalarını istediğini söylüyor. Yu kendisini denemek için gelmeyi kabul ettiğini söylerken Li ailesinden uzaklaşmak için gelmeyi kabul ettiğini söylüyor.
22 yaşındaki işletme öğrencisi He Fang da internette oyun oynamaya başladıktan sonra notlarının düştüğünü, kliniğin ona “düşünce tarzını değiştirmesi” konusunda yardımcı olduğunu söylüyor.
Kliniğin 3. katındaki ağır vakalarla ilgili konuşmaktan herkes çekiniyor. Tao, burada kalan hastaların 4-5 senedir internete bağımlı olduğunu, ve danışmanlık servisi almayı reddettiklerini söylüyor. Hatta hastalardan biri bileklerini kestiyse de kurtarılmış. Buradaki gençler 24 saat gözetim altında tutuluyor.
Tao 3. kattakiler dışındaki hastaların çoğunun tedavi sonrasında hayatına normal bir şekilde devam ettiğini söylese de, Shanghai’da internet bağımlılığı araştırması yapan psikolog Guo Tiejun merkezin sert tedavi metodları açısından fazla ileri gittiğini söylüyor. Tiejun yumuşak bir yaklaşımın daha etkili olacağını düşünürken, Çin bu uygulama konusunda dünyadan tepki çekmeye devam ediyor.
Şimdiye kadar alkol ve madde bağımlılığına karşı savaşta en başarılı ülkelerden biri olan Çin, hem bu yönüyle takdir toplamış hem de uyguladığı sert yöntemler yüzünden eleştirilmişti. Çin şimdi de gençlerin yüzde 14’ünün internet bağımlısı olabileceği istatistiğinden yola çıkarak, Komünist Gençlik Ligi’nin ‘çok ciddi bir sosyal problem’ olarak tanımladığı bu bağımlılığa karşı önlem almak için yeni ceza yöntemleri geliştiriyor.
Çin son yıllarda Güney Kore, Tayland ve Vietnam gibi gençlerin internet kullanımını kısıtlamak için çalışmalara başladı. Devlet gençlerin internet kafelere girişlerini engelleyen yasalar çıkarırken bir yandan da internet üzerinden oynanan oyunların 5 saat sonra kendi kendilerine kapanmaları için bir uygulama başlattı.
İnterneti çok kullanmanın gerçekten bağımlılık olup olmadığı konusu bütün dünyada psikologlar tarafından tartışılıyor. Konunun bağımlılık olarak görülmesi gerektiğini söyleyenler insanların internet uğruna sosyal hayatlarını bitirmesini, okul ve işlerini aksatmasını kanıt olarak gösteriyorlar.
Fakat başka ülkeler Çin gibi davranarak internet girişini kısıtlamadı, siteleri sansürlemedi, ya da internet üzerinden ifade edilen farklı siyasi görüşleri takip altına almadı. Google gibi internet şirketleri de Çin’i kınamak yerine bu isteklerine ses çıkarmadığı için çok kere eleştirilerin hedefi olmuştu.
Internet bağımlılığı kampanyası kapsamında Çin hükümeti 8 rehabilitasyon kliniğine maddi destek sağlıyor.
DÜŞÜK VOLTAJLI ELEKTRİK ŞOKLARI
Daxing’de bir klinikte yaşları 12 ila 24 arasında değişen 60 hastanın çoğu ebeveynleri tarafından buraya getirilmiş, ve ayda Çin’de ortalama bir maaşın 10 katı fazla olan 1300 Amerikan doları ücretle burada tedavi görüyorlar.
Eski bir askeri araştırmacı olan ve daha öncesinde de eroin bağımlılarının tedavisiyle ilgilenen Tao Ran tarafından yönetilen merkez danışmanlık, askeri disiplin, ilaç, hipnoz ve düşük voltajlı elektrik şoku tedavisiyle internet bağımlılarını iyileştirmeye çalışıyor.
Tao, şimdiki hastalarıyla eski hastaları arasında benzerlik gördüğünü ve bu yüzden de tedavinin kolaylaştığını ifade etti. “Örneğin bir hastaya internete girmek istediğinde izin vermediğiniz zaman onda fiziksel bir tepki de gözlemliyorsunuz. Bu da madde bağımlılarının tepkisinden farklı değil. Ayrıca bugün yarım saatliğine internete girip ertesi gün bu süreyi 45 dakikaya çıkarma isteği de alkole bir kadehle başlayıp sonra bunu yarım şişeye çıkarmayı istemeye benziyor.”
Sıkı disiplinin uygulanan merkez bir askeri üste kurulmuş. Merkez kapılarındaki demir parmaklıklar ve kilitlerle dikkat çekiyor.
Merkezin ilk katında agresif davranışlar gösteren, motivasyon ve uyku bozukluğundan çeken gençlerin tedavi edildiği sıcak ve iyi ışık alan odalar bulunuyor. Diğer katlarsa mavi-gri renklere boyanmış, ve gençleri dinç tutmak için soğuk tutuluyor.
İç Mongolya’dan kliniğe gelmiş olan 21 yaşındaki Yu Bo ve Hebei Bölgesi’nden 15 yaşındaki Li Yanjiang bilgisayar başında 4 saat kadar vakit harcadıklarını ve günlük hayatlarının bundan etkilenmediğini, ancak ailelerinin onların kliniğe yatmalarını istediğini söylüyor. Yu kendisini denemek için gelmeyi kabul ettiğini söylerken Li ailesinden uzaklaşmak için gelmeyi kabul ettiğini söylüyor.
22 yaşındaki işletme öğrencisi He Fang da internette oyun oynamaya başladıktan sonra notlarının düştüğünü, kliniğin ona “düşünce tarzını değiştirmesi” konusunda yardımcı olduğunu söylüyor.
Kliniğin 3. katındaki ağır vakalarla ilgili konuşmaktan herkes çekiniyor. Tao, burada kalan hastaların 4-5 senedir internete bağımlı olduğunu, ve danışmanlık servisi almayı reddettiklerini söylüyor. Hatta hastalardan biri bileklerini kestiyse de kurtarılmış. Buradaki gençler 24 saat gözetim altında tutuluyor.
Tao 3. kattakiler dışındaki hastaların çoğunun tedavi sonrasında hayatına normal bir şekilde devam ettiğini söylese de, Shanghai’da internet bağımlılığı araştırması yapan psikolog Guo Tiejun merkezin sert tedavi metodları açısından fazla ileri gittiğini söylüyor. Tiejun yumuşak bir yaklaşımın daha etkili olacağını düşünürken, Çin bu uygulama konusunda dünyadan tepki çekmeye devam ediyor.